Fotoğrafım
Antalya, 05323611890 masafak@gmail.com, Türkiye

ERKEN ÇOCUKLUK ÇAĞINDA REKÜRREN AKUT OTİTİS MEDİA VE DÜŞÜK IgG2 SAPTANAN HASTALARIN ERİŞKİN DÖNEMLERİNDE NORMALLEŞEN Ig PATERNLERİ

GİRİŞ

Çocukların pek çoğun 3 yaşından önce en az bir kez AOM atağı geçirmişlerdir. Pik insidans 6-12 aylık dönemde görülür çünkü bu dönemde Ig seviyeleri nispeten en düşük düzeylerdedir. Çocukların yaklaşık %10'unda rekürren AOM atakları görülmektedir. Rekürren AOM kliniği, literatürde önceleri otitis-prone olarak adlandırılmaktaydı. Üç yaşın altındaki popülasyonda son 6 ayda 3 veya, son 1 yılda 4 AOM atağı görülmesi hali rAOM olarak tanımlanmaktadır. En sık ajan patojen ise S.pneumonia  olarak görülmektedir. Bu bakterinin polisakkarid kapsülüne karşı gelişen antikorlar oldukça spesifik ve koruyucudur.

AOM etkeni olarak ikinci sıklıkta H.influenza görülmektedir. IgG2 subtip eksikliğinde sık AOM, pnömoni, menenjit ve sepsis gibi önemli klinik tablolar gelişebilir ve etken patojen olarak S.pneumonia saptanmaktadır. İmmunolojik maturasyon sürecinde erken çocukluk çağındaki düşük IgG1 ve IgG2 subtipleri ile antipnömokokal aktivite düşük iken, erişkin yaşlarda normal seviyelere geldiği bildirilmiştir (Freijid A, 1985). Bu çalışmada 12 aylıktan küçük 150 çocuk 3 aylık kontrollerle takip edilmiş ve 36. ay kontrolünde ancak 115’i çalışma grubunda kalmıştır. Hiç birine bu dönem boyunca VT takılmamış veya gama globülin verilmemiştir. Çocuklardan biri ciddi immun yetmezlik nedeniyle çalışma dışı bırakılmıştır. Bu çocuklardan 20’si yılda takip döneminde 8-17 AOM atağı geçirmiş, kontrol grubu olarak takip dönemi boyunca maksimum 2 AOM atağı geçiren 20 çocuk kontrol grubu olarak seçilmiştir. Çocukların IgG2 seviyeleri 12.ay ve 32.ayda değerlendirilmiş ve rAOM grubund daha düşük olduğu tespit edilmiştir. IgG2 seviyelerinin rAOM olgularında düşük bulunuşu pek çok çalışmada defalarca teyid edilmiştir. Erişkin hayatta IgG2 seviyelerinin düzeldiği kabul edilmekte ancak, çocukluk çağında rAOM tanısıyla takip edilen çocukların erişkin döneme ulaştıklarında immünolojik durumlarının nasıl değiştiği çalışılmamıştır.


METOD


Bu çalışmada, önceki çalışmada sonuçları yayımlanan 40 çocuğun 2009-2010 yıllarındaki erişkinlik dönemleri üzerinde yapılmak üzere planlanmış ve ancak 32 olguya ulaşılabilmiştir. Olgulara vatandaşlık numaraları aracılığı ile İsveç Ulasal kayıtlarından ulaşılmıştır. Olgulardan 28’i çalışmaya katılmayı kabul etmiştir. Sonuçları incelenebilen 28 olgudan 13’ü önceki çalışmanın rAOM grubunda, 15’i kontrol grubunda yer almıştı.

28 olgudan ÜSYE, sinüzit, pnömoni,alerji hikayeleri alınmış, otomikroskopileri yapılmış, kan örnekleri alınmıştır. Total IgG ve IgG 1-4 subtipleri belirlenmiştir. Ayrıca difteri, tetanus, hemofilus, pnömokok ve H.influenza için spesifik IgG seviyeleri ölçülmüştür.


SONUÇLAR


Çocukluk çağından sonra 20 yaşına kadar geçirilen AOM atak sayıları rAOM grubu için 1 olguda 40, 1 olguda 10, 1 olguda 8, diğer 10 olguda 0-3 arasındaydı. Kontrol grubu için 1 olguda 10, diğer 14 olguda 0-3 arasındaydı. Her iki grupta da 20 yaşından sonra AOM atağı gelişmemişti. ÜSYE ve alerji öyküleri arasında gruplar arasında benzer sonuçlar vardı (tablo 1).




IgG ve subtipleri ile, spesifik IgG seviyeleri arasında gruplar arasında bir farklılık yoktu (şekil 1)



                                                                

TARTIŞMA


Çocukluk çağındaki sık AOM ataklarının nedenlerinden sadece biri olarak IgG eksikleri sayılabilir. IgG anneden bebeğe kolayca geçebilen bir proteindir. Doğumdan hemen sonra anne ve çocuğun IgG seviyeleri birbirine eşit haldedir. Doğumdan 1 ay sonra düşmeye başlar ve daha sonra yaşa bağlı olarak IgG subtipleri farklılıklar gösterir. IgG2 seviyesi 3 yaş civarında erişkin oranların yarısına kadar ulaşır. Öte yandan çocukluk çağındaki IgG1 subtipi bazen erişkin çağlarındaki değerlerden daha yüksek dahi bulunabilir. IgG1 ve IgG2 seviyeleri sağlıklı çocuklarda, rAOM tanısı alan çocuklardan daha yüksek oranlardadır.

Bu çalışmada çocukluk çağındaki farklılıklara rağmen erişkin hayatta gruplar arasındaki farklar ortadan kalkmıştır. 20 yaşından sonra AOM görülmemiştir. Hiçbir olguda erişkin hayata ulaşan EOM veya kronik otitis media, yada otit komplikasyonları görülmemiştir. IgG seviyeleri, subtip oranları ve spesifik IgG oranları gruplar arasında farklılık göstermemiştir.

Her iki gruptaki olguların otomikroskopileri ve işitme fonksiyonları arasında da fark görülmemiştir.

Bu çalışmadaki grupların küçük olgu sayıları nedeniyle bir genelleme yapılamamakla birlikte, çocukluk çağında görülen farklılıkların 30 yıl sonra erişkin hayatta normal seviyelere geldiği söylenebilir.


KAYNAK

Kraku M, Dagöö BR, Hammarström L, Granath A. Int J Ped Otorhinolaryngol 2014;78:1153-7.


--
Prof.Dr. Mustafa Asım ŞAFAK,
Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi
Cerrahi Tıp Bilimleri Bölüm Başkanı
KBB Anabilim Dalı Başkanı
NEMJ Baş Editör
Lefkoşa, KKTC 

Mobile Phone KKTC: 0 542 877 55 66 
                         TC: 0 532 361 18 90
http://mustafaasimsafak.blogspot.com


ŞAFAK MA, MD.
Professor of Otorhinolaryngology
Head of Otorhinolaryngology Department
President of Surgical Science Division
Near East University, Faculty of Medicine
Chief Editor of Near East Medical Journal

GSM: TRNC +90 542 877 55 66
          TR     +90 532 361 18 90