GİRİŞ
--
Meniere hastalığı kronik ve debilize edici bir hastalıktır. Tanımlanmış bir triadı vardır: i.Rekürren spontan nöbetler şeklinde vertigo, ii.İşitme kaybı ve iii.Kulakta dolgunluk ve/veya tinnitus. Meniere hastalığının tedavisinde ilk olarak yaşam tarzının modifikasyonu, düşük sodyumlu diyet, alkol ve kafein alınımının azaltılması ve stresin kontrolü yapılmalıdır. Medikal tedavi olarak diüretikler, betahistine veya antiemetikler kullanılabilir. Cerrahi tedavi sadece yaşam stilinin modifikasyonu ve medikal tedavinin yetersiz olduğu durumlarda düşünülebilir. Cerrahi tedavi olarak intratimpanik gentamisin (ITG), endolenfatik kese cerrahisi (ESS), vestibüler nörektomi, labirentektomi gibi teknikler bulunmaktadır.
Literatürde sistematik olarak ITG ve ESS sonuçlarını karşılaştıran bir çalışma bulunmamaktadır.
MATERYAL VE METOD
1998-2007 yılları arasında, Amerikan Akadesinin 1995 kriterlerine göre tanısı konulan Meniere hastalarına uygulanan ITG ve ESS hastaları retrospektif olarak incelenmiştir. Tüm ESS girişimleri aynı cerrah Parnes tarafından, Hu ve Parnes'in tanımladığı teknikle yapılmıştır (J Otolaryngol Head Neck Surg 2010). ITG işlemleri Altas ve Parnes'in standardize ettiği teknikle, orta kulağın haftada 1 kez 4 hafta 26.7 mg/ml gentamisin doldurulması şeklinde uygulanmıştır (Am J Otolaryngol 1999). Ancak 3.dozda kontrol sağlanması durumunda 4.doz yapılmamıştır.
Sonuçlar iki şekilde ölçülmüştür:
i.Amerikan KBB Akademisinin 1995 yılında tanımladığı işitme seviyesi, vertigo sınıfı ve fonksiyonel seviyesi
ii.40 soruluk "mental", "physical", "social" ve "global" gibi 4 alanda sorgulama yapan quality-of-life (QOL) anketi
İstatistiksel değerlendirme t-testi, ki-kare ve Wilcoxon testiyle yapıldı.
SONUÇLAR
Toplam 67 olgunun sonuçları incelendi. Anketlere 30 ESS (%75 cevaplama oranı) ve 37 ITG (%54 cevaplama oranı) olgusu katılmış oldu.
TABLE 1. Demographic data
ITG ESS
YAŞ 59 40
CİNSİYET ERKEK 15 17
KADIN 22 13
TARAF SAĞ 17 16
SOL 20 14
PREOP. DOLGUNLUK 26 21
SEMPTOM. TİNNİTUS 32 30
PREOPERATİF ORTALAMA İŞİTME SEVİYELERİ: ITG grubunda işitme kaybı daha çok
PREOPERATİF İŞİTME SEVİYELERİ: Gruplar arası belirgin farklar var, istatistik yapılamadı.
Gruplar arasında ortalama takip süreleri arasında fark yoktu. Postoperatif ortalama işitme seviyeleri ve işitme kaybı grupları arasında fark yoktu. ITG grubunda postoperatif dönemde işitme bulguları iyileşirken, ESS grubunda kötüleşme oluşmuştur. ITG grubunda hiç bir olguda belirgin SNIK gelişmezken, ESS grubunda %10 olguda ileri derecede SNIK gelişen olgular vardı.
Vertigo atağı tedaviden önceki 6 ayda görülen nöbet sayısı ile,tedaviden sonraki 18-24 aylar arasındaki nöbet sayısı karşılaştırıldı. Nöbetler arasındaki fark anlamlıydı. ITG grubunda tedavi sonrası iyileşme, ESS grubuna göre daha iyi olmuştur. ITG grubunda hayat kalitesindeki iyileşme "social", "global" ve total olarak ESS grubundan daha iyi bulunmuştur.
ESS grubunda %27 olgu vestibüler nörektomi veya ITG gibi ikinci bir tedaviye ihtiyaç duyarken, ITG grubunda sadece %3 olguda ikinci bir tedaviye ihtiyaç görülmüştür.
TARTIŞMA
Sonuçların bu şekilde olması, ITG grubundaki olguların daha yaşlı olması, işitmesi daha kötü olan olguların ITG grubuna, işitme etkilenmesinin daha hafif olan olguların ESS grubuna yönlendirilmesi olabilir.
Hayat kalitesi ile ilgili sonuçlar preoperatif dönemde farklı olmadığı için daha güvenilir kabul edilebilir. Ancak şu durum da unutulmamalıdır ki, Meniere hastalığı takip edilen 2 yıl içinde %57, 8 yıl içinde '%71 oranında semptomlar spontan olarak düzelmektedir.
ESS normalde işitmenin korunduğu cerrahi teknik olarak kabul edilir. Genellikle işitmesi iyi olup, vestibüler semptomları ön planda olan, tek işiten kulağı olan ve bilateral Meniere hastalığı olan veya hasta tercihine göre bu tedavi tercih edilir. ESS sonuçlarının araştırıldığı 10 yıllık bir derlemede olguların %65'inde vertigo yakınması ileri seviyede (A veya B seviyesi) vardı. Bu olguların cerrahi sonrası %15'inde işitme iyileşmiş, %52'sinde aynı kalmış, %80 olguda hayat kalitesi iyileşmiştir. Öte taraftan olguların %10'unda işitmede çok ileri derecede SNIK, %20'sinde hayat kalitesinde kötüleşme ve %26 olguda ikinci bir tedaviye ihtiyaç duyulmuştur.
ITG tedavisinin iki türlü etkisi vardır. Hem sensöryal saçlı hücrelerde tahribat yaparken, hem de endolenf üretimi yapan dark cell harabiyeti oluşturur.
Literatürde ITG grubundaki olguların preoperatif %87'sinde clas A veya B vertigo varken, olguların %87-94'inde kısmi veya total olarak vertigo kontrolü sağlamaktadır. ITG ile tedavi sonrası %18-26 olguda 10 dB'den daha fazla işitmede bozulma oluşmaktadır. Olguların yaklaşık %60'ında işitmede değişme olmazken, %15 olguda işitmede iyileşme bulunmaktadır. Yine literatürde hayat kalitesinde artışlar sıkça rapor edilmiştir.
Sonuç olarak ITG ile postoperatif işitme korunmakta, hayat kalitesi artmakta, vertigoda düzelme, semptomlarda düzelme görülmektedir.
KAYNAK
Paradis J, Hu A, Pames LS. Otol Neurotol 2013;34:1434-7.
Prof.Dr. Mustafa Asım ŞAFAK,
Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi
Cerrahi Tıp Bilimleri Bölüm Başkanı
KBB Anabilim Dalı Başkanı
NEMJ Baş Editör
Lefkoşa, KKTC
Mobile Phone KKTC: 0 542 877 55 66
TC: 0 532 361 18 90
http://masafak.tripod.com
http://masafak.tripod.com
ŞAFAK MA, MD.
Professor of Otorhinolaryngology
Head of Otrhinolaryngology Department
President of Surgical Science Division
Near East University, Faculty of Medicine
Chief Editor of Near East Medical Journal
GSM: TRNC +90 542 877 55 66
TR +90 532 361 18 90