Residual işitmesi bulunan olguların implant uygulamasına uyumlarının artmasıyla kohlear implantasyonların endikasyonlarında önemli artışlar görülmektedir. Son onyılda çeşitli gruplar değişik elektrodları bulunan implantların kohleadaki residual işitmenin korunmasıyla takılmasına yönelik teknikleri geliştirmekte ve akustik ile elektriksel konuşma işlemcilerin kombine kullanımlarını araştırmaktalar.(Grantz 2009, Lenarz 2009, Skarzynski 2007, 2009, Gstocttner 2004). Bu amaçla daha kısa, daha fleksible ve daha kısa hibrid elektrodlar geliştirilmiştir.
Elektrodlardaki değişiklik kadar, implantasyonun tekniği de kohleanın mümkün olduğunca korunmasına yönelik geliştirilmektedir. Son iki implantasyon tekniği soft kohleostomi ve yuvarlak pencere implantasyonudur. Soft kohleostomi tekniği 1993 yılında Lenhardt tarafından geliştirilmiştir: yuvarlak pencerenin antero-inferior bölümünden yapılan soft kohleostomi ve kayganlığı artırıcı hyaluronic asit (Healon) kullanılması tanımlanmıştır.(HNO 1993;41:356) Yuvarlak pencere implantasyonu özellikle daha rijid ve düz elektrodlar kullanıldığında osseöz spiral laninaya zarar verebilmektedir. Daha ince ve yumuşak elektrodların gelişmesiyle bu yol tekrar gündeme gelmiştir. Yuvarlak pencere yoluşla sadece membrana secondoria üzerine küçük bir insizyon yapılması yeterli olmakta, turlamaya ve bunun oluşturduğu vibrasyon travmalarını önlemekte, kemik tozlarının kaçma ihtimali önlemekte ve elektrodun scala vestibüliye geçme ihtimalini ortadan kaldırmaktadır.
Her iki implantasyon tekniğinin kohleadaki etkileri temporal kemik çalışmalarıyla karşılaştırılmış ve osseos spiral laminaya, modiolusa veya basilar membrana etkileri arasında histolojik farklar bulunamamıştır. Ancak özellikle düşük frekanslı kohlear rezervin hangi teknikte daha iyi korunduğu
METOD
Ocak 2012 yılına kadar yayımlanmış olan elektronik olarak ulaşılabilen 16 çalışmada toplam 170 olguya ait sonuların derlemesi yapılmıştır. Hiç bir çalışmada iki tekniğin karşılaştırılması yapılmamıştır. Çalışmaların metodolojik kalitesi, bu çalışmanın bias değerini artırıcı faktör olabilir. Çalışmalar arasındaki farklar cerrahlar arasındaki farklardan da kaynaklanıyor olabilir.
SONUÇLAR
Kriterlere uygun 16 çalışmada Med-El FlexEAS elektrod, Med-El Flexible Soft elektrod, Med-El Medium elektrod ve Med-El standard elektrodlar kullanılmıştır.
Düşük frekanslardaki preoperatif işitme rezervlerinde 125-500 Hz aralığında 10-30 dolaylarında tekniğe bağlı olmayan kaymalar olmuştur. Preoperatif eşiklerin tam korunması kohleostomi tekniğinde %0-40 oranında, yuvarlak pencere tekniğinde %13-59 oranında gelişmiştir.
TABLO: ORTALAMA EŞİK KAYMALARI
Frk KOHLEOSTOMİ YUVARLAK PENCERE
Hz StandardM FlexEAS FlexSoft StandardM FlexEAS FexSoft
125 14(34) 17(19) 14(9) 8(35) 9(35) 10(1)
250 15(37) 24(19) 18(13) 15(35) 15(35) 10(1)
500 16(37) 28(17) 16(13) 22(35) 21(35) 15(1)
PTA 15(34) 20(17) 19(14) 15(35) 15(35) 23(12)
SONUÇ
Eldeki sonuçlar preoperatif işitme rezervinin korunması açısından kohleostomi ile yuvarlak pencere tekniği arasında fark olmadığı yönündedir. Ancak karşılaştırmalı çalışmalar henüz yoktur.
KAYNAK
Havenith S, Lammers MJW, Tange RA, et.al. Otol Neurotol 2013; 34:667-74.
--
--
Prof.Dr. Mustafa Asım ŞAFAK,
Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi
Cerrahi Tıp Bilimleri Bölüm Başkanı
KBB Anabilim Dalı Başkanı
NEMJ Baş Editör
Lefkoşa, KKTC
Mobile Phone KKTC: 0 542 877 55 66